3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun ek 3. maddesine göre, yurt içinde veya yurt dışında öğrenimlerini tamamlayarak tabip, uzman tabip ve yan dal uzmanlık eğitimini tamamlayarak uzman tabip unvanını kazananlar, her eğitimleri için ayrı ayrı olmak kaydı ile hükümde bahsi geçen kriterlere göre 300-600 gün arasında Sağlık Bakanlığı veya Sağlık Bakanlığınca uygun görülen Milli Savunma Bakanlığı ve diğer kuruluşlarda Devlet memuru olarak Devlet hizmeti yapmakla yükümlüdürler. Bu kanuni yükümlülük, tıp camiasında mecburi hizmet olarak bilinmektedir.

Aynı Kanuna göre, Tıp fakülteleri dekanlıkları ve eğitim hastaneleri baştabiplikleri, mezun olan veya uzmanlık ve yan dal uzmanlık öğrenimini tamamlayan tabip ve uzman tabiplerin isim ve adreslerini, 15 gün içinde Sağlık Bakanlığına bildirmekle yükümlüdür. Diploma ve uzmanlık belgelerinin Sağlık Bakanlığınca tescil işlemlerini müteakip en geç iki ay içerisinde, Devlet hizmeti yükümlülüğü olan personel, atama yerleri ve atama işlemine ilişkin süreç internet sayfasında ilân edilir. Söz konusu ilan her sene Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün «https://yhgm.saglik.gov.tr/» internet sitesinde yayınlanmaktadır. Mesela 110. Dönem ilan metni 30/03/2023 tarihinde bahsi geçen sitede duyurulmuştur (İlan Metnini Görüntüle).

Başvuru, Personel Bilgi Sistemi (PBS) üzerinden e-Devlet Doğrulama Sistemi ile giriş suretiyle yapılmakta ve kuraya başvuracak adaylara Personel Bilgi Sistemi üzerinden açılacak yerleri göz önünde bulundurarak ilan edilen takvim çerçevesinde en fazla 10 tercih yapma imkanı verilmektedir. Sonrasında eş durumu ve sağlık mazereti nedeniyle yapılacak atamalar hariç, uzman ve pratisyen tabiplerin görev yerleri, kurayla belirlenir. Ayrıca söz konusu kura başvurusunda aynı zamanda aile (eş durumu tayini) ve sağlık mazeretine dayalı atanma talepleri ve dayanak belgeler de alınarak Bakanlıkça değerlendirilir.

Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde üç temel yer değişikliği mazereti hükme bağlanmıştır. Bunlar can güvenliği ve olağanüstü durumlar (m. 21), sağlık (m. 19) ve aile birleşimidir (m. 20). Aile birleşimi mazeretine dayalı atanma taleplerinde şayet mecburi hizmet yükümlüsü doktorun eşi, özel sektörde işçi ya da işveren statüsünde çalışıyor ise, bu durumda Yönetmeliğin 20/5 hükmündeki şartların sağlanması gerekir.

Bu hükme göre, bir doktorun kamu görevlisi olmayan eşinin, atanma talep edilen yerde, başvuru tarihi itibariyle son beş yıl içinde 1440 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak çalışmış ve halen çalışıyor olması şarttır. Hal böyle olsa da hükmün son cümlelerinde “Devlet hizmeti yükümlülüğü süresince bu fıkra hükmü uygulanmaz.” ibaresi yer aldığından eşi özel sektörde çalışan mecburi hizmet yükümlüsü doktorlara eş durumu tayini imkânı verilmemektedir.

Bahsi geçen ibarenin anayasal güvence altındaki eşitlik ve ailenin korunması ilkelerine aykırı olduğu söylenmelidir. Eşi, kamu görevlisi olan bir hekime mecburi hizmet durumunda dahi aile birleşimi talebine dayalı atanma imkânı verilmesine rağmen, eşi özel sektörde çalışan mecburi hizmet yükümlüsü doktorlara bu hak sunulmamaktadır. İbarenin hukuka aykırı olduğundan bahisle geçmiş dönemde iptali istenmiş ve fakat talep 2022 yılında Danıştay 2. Hukuk Dairesi tarafından kabul edilmemiştir.

Konu hakkında idare mahkemelerinin, bölge idare mahkemelerinin ve Danıştay’ın hem lehe hem aleyhe kararları mevcut olup aile mazeretine dayalı atanma talebinin reddi durumunda derhal hukuki sürecin başlatılması gerekir. Bu esnada ve özellikle ilk atanan yeri ile aile yaşamına etkisi bakımından çekilmez bir ağırlık ve yoğunluk derecesinde olması halinde hızlı bir şekilde ret işleminin yürütmesinin durdurulması ve özel sektörde çalışan eşin (ve aile konutunun) bulunduğu yere atanma da imkân dahilindedir.

Categories:

Comments are closed